21 Mart 2013 Perşembe

Bol şiirli olsun bugün

 Yıllarca en acımasız yangınlarda
 Mısra mısra yaktınız beni
 Şimdi sıra bende
 Hazır olun
 Birer birer
 Ateşe veriyorum sizi
 Ve kalbime gömüyorum küllerinizi
 Varsın dikenleriniz avucumu kanatsın fark etmez
 Yeter ki
 Sevenler yüreklerine taksın güllerinizi.
-Ahmet Selçuk İlkan, Yakılacak Şiirler. Ahmet Selçuk okuyun eğer aşıksanız. Okuyun ki aşkın azabını tadanlardan örnekler olsun size.
 Derdim yeter sakin ol dinlen biraz artık
 Akşam olsa diyordun işte oldu akşam
 Siyah örtülere sardı şehri karanlık
 Kimine huzur iner gökten kimine gam

 Bırak şehrin iğrenç kalabalığı gitsin
 Yesin kamçısını hazzın sefil cümbüşte
 Toplasın acı meyvesini nedametin
 Sen gel derdim ver elini bana gel şöyle

 Bak göğün balkonlarından geçmiş seneler
 Eski zaman esvaplarıyla eğilmişler
 Hüzün yükseliyor güler yüzle sulardan

 Seyret bir kemerde yorgun ölen güneşi
 Ve uzun bir kefen gibi doğuyu saran
 Geceyi dinle yürüyen tatlı geceyi
-Charles Baudelaire. Ne zaman Baudelaire dizesi okusam aklıma "Gökyüzünü izliyorum yerin dibinden, aşağılık lazım bayağılık lazım, senin adam akıllı bir iki şiir okuman lazım, belki Baudelaire belki Nazım" dizeleri gelir Can'dan. Ama bekle. Ona da geleceğiz bugün. Duygu yüklü mısralarda kaybolalım sadece. Fonda Moonlight Sonata.
Yine ezberimden birkaç dize. Ahmet Hamdi'den.
 Ne içindeyim zamanın
 Ne de büsbütün dışında
 Yekpare geniş bir anın
 Parçalanmış akışında

 Bir garip rüya rengiyle
 Uyuşmuş gibi her şekil
 Rüzgarda uçuşan tüy bile
 Benim kadar hafif değil

 Başım sükutu öğüten
 Uçsuz bucaksız değirmen
 İçim muradına ermiş
 Abasız postsuz bir derviş

 Kökü bende bir sarmaşık
 Olmuş dünya sezmekteyim
 Mavi masmavi bir ışık
 Ortasında yüzmekteyim.
Ah ne güzel şairdir Özdemir Asaf. Ne dolu adamdır. Ve ne güzel şiirdir Lavinia.
 Sana gitme demeyeceğim
 Üşüyorsun ceketimi al
 Günün en güzel saatleri bunlar
 Yanımda kal

 Sana gitme demeyeceğim
 Gene de sen bilirsin
 Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim
 İncinirsin

 Sana gitme demeyeceğim
 Ama gitme Lavinia
 Adını gizleyeceğim
 Sen de bilme Lavinia
Yine Özdemir Asaf'tan bir şiir okuyalım. Bu kez Ansızın olsun.
 Ben sensiz olanlara seni aratıyorum
 Ben sensiz kalanlara seni yaratıyorum
 Seni saklayacağım seni yazıp andıkça
 Kendimi çoğaltıyor seni kuşatıyorum

 Unutturmayacağım seni yaşatacağım
 Kendimi çoğalttıkça seni kuşatacağım
 Her zamanda her yerde sen bende yaşadıkça
 Sen evreninde sana seni aratacağım
Atilla İlhan'ı anmadan geçemeyeceğim. Ben Sana Mecburum pelesenktir aşıkların dilinde. Aysel Git Başımdan. Adım Sonbahar. Elde Var Hüzün. Jilet Yiyen Kız. Kim bilmez bu şiirleri? Hadi ama.
 Her şeyi terk ettim ne aşk ne şehvet
 Sarışın başladığım esmer bitiyor
 Anlaşılmaz yüzü koyu gölgeli
 Dudakları keskin kırmızı jilet
 Bir belaya çattık nasıl bitirmeli
 Gitar kımıldadı mı zaman deliniyor
 Kimi sevsem sensin hayret
 Kapıların kapalı girilmiyor

 Kimi sevsem sensin senden ibaret
 Hepsini senin adınla çağırıyorum
 Arkamdan şımarık gülüşüyorlar
 Getirdikleri yağmur sende unuttuğum
 Hani o sımsıcak iri çekirdekli
 Senin gibi vahşi öpüşüyorlar
 Kimi sevsem sensin hayret
 İn misin cin misin anlamıyorum

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder