26 Haziran 2013 Çarşamba
işte buralar hep sensizlik
nasıl başlasam bilemiyorum. şöyle bir düşündüğümde aklıma şu dizeler geliyor sebepsizce; gözlerimde parıltısı bakır bir tasın, kulaklarım komşuların ayak sesinde. varsın bir yudum su veren olmasın, baş ucumda biri su yok desin de. yalnızlık 21. yüzyılın kronik sendromu. kanser değil daha beteri, tümör değil daha acı vereni. toplasan neredeyse 75 milyonuz şu ülkede, sorsan hepsi yalnız. saatler var kalabalıksın, mutlusun, boşsun ama huzurlusun ve saatler var ama hiç kimse yok etrafta bir selam verebileceğin. duyduğun tek ses saatin tıkırtıları olduğunda o yegane gürültü bile bir arkadaş olur sana. dijital saat kullananların vay haline. oturur düşünürsün, yalnız düşünürsün. dersin ki dün bu saatte ne yapıyordum ben? geçen yıl bu saatte ne yapıyordum? 10 yıl önce bu saatte ne yapıyordum? 1 saat öncesi bile hatırlanmaya değmezken uğraşır durursun hatırlayabilmek için, aklına hiçbir şey gelmez. hayal kurmayı denersin, uzanırsın yatağına. sonra hayallerinin asla gerçek olmayacağını fark edersin. içinde bir şeyler kırılır, paramparça olur. olsun dersin asla yarına dair bir hayal kurmazsın, daima uzak gelecek olur hayalindeki, belki dersin, bir umut. beklersin işte hep o siktiğimin umuduyla beklersin. uzak gelecek yakınlaşır sen de elinde boğulmuş hayallerinle kalakalırsın. ama yine de hayal kurmaya devam edersin. ne kadar bozguna uğrasa da hayallerin ve hep uzak geleceğe dair. bazen hayallerin o kadar sarıp sarmalar ki seni, neyin gerçek neyin hayal olduğunu ayırt bile edemezsin. ben bunu yaşadım mı yoksa hayal mi ettim diye düşünür düşünür sonunda yine bir çıkmazda bulursun kendini. hatırlayamazsın. bilemezsin. siktir edersin. zaten siktir etmezsen ölürsün. kimse dertsiz değil ki. herkesin siki pardon derdi kendine büyük. ah bir de aşıksan. ya da olma yolundaysan. hayallerin bir tatlı gelir ki sana gerçeği yaşamak istemezsin. nefret edersin. kendi hayallerini kıskanırsın. yalnızların en büyük yoldaşıdır hayalleri. ah bir gerçek olsa dedikleri, şans eseri gerçek olsa daima daha fazlasını istedikleri ama onları asla yolun ortasında bırakmayan dostları. sanal bir mutluluktur hayaller. bazen kaptırır kahkaha atarsın, heyecanlanırsın ve gözlerini bir açarsın; yalnızsın. işte o kadar. mutluluk ömür boyu değil, mutluluk 3-5 saniye. mutluluk gerçek değil, mutluluk hayallerde. ve eğer ki yalnızsan mutsuzsundur arkadaşım. bu yüzden yalnızlar daha melankoliktir. bu nedenledir ki yalnızlıktan intihar eder insanlar. kredi kartı borcu yüzünden intihar edenler de yalnızlıktan intihar etmiştir. borcunu paylaşacak, ona yardım edecek kimsesi yoktur çünkü. sevgilisinden ayrılıp intihar edenler hep yalnızlık. dünyasını kaybetmiştir çünkü. anne, baba, vicdan. yalnızlık hem iyi hem kötü. yalnızlık hem güzellik hem işkence. yalnızlık dozunda alınmazsa acı verir insana. bana gelince; 166 gündür daha bir yalnızım sanki. bugün seni tanımamın 166. günü. bugün sensizliğimin 166. günü. arabesk bir dille; sen varsan her şey tamam sen yoksan her şey eksik. sensizlik işte, yalnızlığın öbür adı. bakma, yazmaz sözlüklerde. tdk nereden tanısın seni böyle derinden? ama benim lügatımda var böyle birkaç kelime. yazılışları farklı anlamları aynı. ama ben onlara sesteş değil sendeş diyorum. her şey o kadar sen ki, senin içinde yalnızım. sen kalabalıkta sörf yapmaya devam et ben senin için de yalnızım.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder