13 Mayıs 2013 Pazartesi
okul üzerine bikaç şey
yine tatsızım yine. yine küçük harflerle yazacağım yine. yarın yine okula gideceğim yine. bi bitmedi şu okul amk. o kadar sıkıldım o kadar nefret ediyorum ki okuldan anlatamam. sınıfımdan, öğretmenlerimden, okuldaki tiplerden. istisnalar olmuyor değil, zaten o istisnalar yüzünden hala aynı okuldayım. bir de ne bileyim lise hayatımın ortasında okul değiştirmek de olmuyor, alışmak zor gelir diye düşünüyorum. düzen kurmuşum sonuçta bi darbeyle yıkamam. ama okul o kadar boktan bi yer ki. bu yıl çok kere doktora gittim abi hepsinde de stresle alakalı bi şey çıktı. en son bugün gittim ve ülser dedi doktor. senin yaşında stresten oluyor dedi, okulu bu kadar takma dedi. bekara karı boşamak kolay tabii. ders açısından o kadar da strese girmiyorum ama okul başlı başına deli stresli bi mekan. sağlığımı bozuyor ona yanıyorum. geçen yıl iyiydi vardı yine bikaç mal ama sınıf arkadaşları baya iyiydi. bikaç tanesiyle hala görüşüyor bikaçıyla da görüşmeye çalışıyoruz. öyle özlüyorum ki geçen yılı. ben daha bi kendim gibiydim sanki. bu yıl ise dil sınıfında olmadığımız anlardan iğreniyorum. o aşağıya indiğimiz anlarda ayaklarım geri geri gidiyor hep. sınıfımdan o kadar nefret ediyorum ki anlatamam. ortak derslerimizin hepsinde kötüyüm nerdeyse. sırf o birleşme olayı yüzünden okula gitmek istemiyorum. 10 yıllık öğrenim hayatım boyunca yapmadığım devamsızlığı yaptım bu yıl. dedim ya bikaç kafa arkadaşım olmasa iyice ayağımı çekicem okuldan. dil sınıfında da sevmediğim olaylar oluyor tabii.biz aslında birbirimize hem benziyoruz hem de çok farklıyız. ama hep bi ortak nokta bulmayı, birbirimizi sevmeyi (genel konuşuyorum) bi şekilde başarıyoruz. eğleniyoruz, tartışıyoruz, konuşuyoruz, bağırıyoruz, oyun oynuyoruz, muhabbetin ve eğlencenin dibine vuruyoruz, yemek yiyoruz. okulu benim için katlanılabilir kılan iki şeyden biri dil sınıfı. diğeri de yakın arkadaşlarım zaten. onlarla da sürekli gitgeller yaşıyoruz. herkesin hayatı stresli, herkes gergin. ama dedim ya okula giderken eskisi gibi mutlu olmuyorum, heyecanlanmıyorum, ayaklarım geri geri gidiyor hep. okulda da bi çok kişinin de fark ettiği gibi durgunum, duygusuzum, mutsuzum. evet bunların ben de farkındayım ve evet eski eftali ben de arıyorum, özlüyorum. ama bu şartlarda okul pek de mutlu olunabilecek bi yer değil. olgunlaşmak olarak algılansa da soğumak bu ne yazık ki. okuldan soğudum okumaktan da soğumak istemiyorum. ben hep okulu seven hatta bi tek okulda mutlu olduğunu düşünen ve hatta okulu sevmeyenleri bi türlü anlayamayan biriydim lise 2 beni de herkes gibi yaptı. okulda yasak olan şeyleri yaptığımda kendimi en azından biraz heyecan bulmuş gibi hissediyorum. ya da ne bileyim serbest kıyafet uygulamasını destekliyorum çünkü en azından giyimimle kendim olabiliyorum. öğretmenlerim, okul yöneticileri hatta kantin görevlileri bile, hepsinden nefret ediyorum. önceden sevdiğim insanların yüzünü görmek istemiyorum. en çok da yanlış anlaşılmak yaralıyor insanı, ya da anlaşılmamak. okul kötü bi yer. okula gitmek istemiyorum. okul içimdeki yaşama sevincimi öldürüyor. umarım bu durum sadece ergenliktir ve hemen geçer. çünkü önümde daha 2 yıl 1 ay var. aynı lise, aynı öğretmenler, aynı yönetim kadrosu. ve ne yazık ki aynı popülasyon. okulda ben ben değilim. bazı özel anlar ve özel yerler dışında. yarın okula gitmeyi o kadar istemiyorum ki ama aileme sunacak bi bahanem de yok artık. devamsızlık da az buz bi şey değil. ileride yapacağım devamsızlıkları düşünüp okula gitmeye çalışıyorum. galiba ben okula sırf devamsızlık olayı yüzünden gidiyorum. zorla. 3-4 sene önceki eftal bunları okusa aynı kişinin yazdığına inanmazdı. heyhat. okul bi bitse. yaz gelse. okul tekrar açılana kadar sadece uyusam. lise daha bitmedi belki de ama hiç de iyi gitmiyo. derslerim bile kötüledi. silkinip kendime gelmem lazım ama o gücüm yok. artık beni iten bi güç yok antalabiliyo muyum? o yaşama heyecanı kalmadı. okul beni sildi süpürdü. artık ben de mekanik bi koyun oldum. gerçekler acıktırıyor insanı. eyvallah.
Bende çoook sıkıldım ! okuldan aynı kafadanız :)
YanıtlaSil